Hayat adil değil demek şirk mi?

1949

Kitap Satış Noktaları

-Bir konu ile ilgili bilgilendirirseniz sevinirim: Her yerde sürekli bu dünya ve hayat adil değil, adaletsiz dünya vb gibi sözler ediliyor, bu tarz söylemler şirke girer mi?

-Şu veya bu davranış şirke girer mi diye bir ömür soru sormak yerine, önce şirkin tanımını iyice kavrayabilirsek, tüm benzeri soruların cevap anahtarını edinmiş oluruz. Şirke düşmek, Allah’tan başkasını, Allah’a yakın olması vesilesiyle Allah’a işlerinde yardımcı, yan veya ek alt düzey güç olarak kabul etmektir. Şirk demek Allah’a yakın birisini Allah’a benzer derin duygularla sevmektir. Şirk demek Allah’tan başkasına Allah’a boyun eğer gibi boyun eğmektir veya birisinin emirlerini Allah’ın emirlerinden üstün tutmak veya birisinden Allah’tan daha fazla korkmaktır.

Kainatı ve yaradılışı, tepeye Allah’ı koyup bir güçler hiyerarşisi içerisinde düşünmektir şirk. Allah’ın kıramayacağı, duasına hayır diyemeyeceği birisinin var olduğunu kabul etmektir şirk. Allah’ın görmezden geldiğini veya kurtarmak istemediğini zannedip, kişiyi araya girerek  kurtarabilecek birisinin varlığını kabul etmektir şirk. Herhangi birisini mecazen de olsa Allah’ın  oğlu veya kızı yerine koymaktır şirk.

Şirk, bir hakimin hakimiyetine iktidarında başkasını ortak tutma anlamına gelir. Şirk, Allah’ın mutlak hakimiyetinde dayandığı yardımcıları olduğunu, aracıları olduğunu kabul etmektir. Böyle bir itikat Allah’ın  her zerreye hakim olduğunu ve her zerre hareketi sadece ve yalnızca Allah’ın yaratıp yönettiğini idrak edememekten doğar. Allah’ı,  evren ile alakası uzaktan komut vermekten ibaret imiş gibi gören çarpık bir imandan kaynaklanır. Müminin itikadında en büyük insan olarak yaratılan Muhammed aleyhisselatü vesselamın dahi kendine ait, kendinden kaynaklanan zerre kadar gücü yoktur ve o da hepimiz gibi Allah’ın  kulu ve kölesidir. İman budur.

Yoksa şirke düşenlerin Allah ile araya giren ek güç sandıkları kişiler veya doğa yasası gibi şeyler de acizdir ve hepsini de omurgasından zerresine kadar Allah’ın tutup yönettiği unutulmamalıdır. Sizin sorduğunuz cümleleri kullanan kişi ise bununla Allah’ın düzeninin adaletsizliğini kast ediyorsa onun yaptığı, Allah’a doğrudan isyandır,  Allah’ın  adaletini inkardır veya daha doğru tabirle küfürdür. Allah’ın varlığını inkar etmese de Allah’ın vasıflarından olan adaletini inkar etme küfrüne düşmektir. Şeytan da benzeri şekilde, kendini Adem’den üstün zannederek, Allah’ın  emrettiği secdeyi adil bulmamıştı.

Yok eğer o sözlerdeki amaç dünyada hayır ile şerrin Allah’ın imtihanı gereği iç içe olduğunu, Allah’ın adaleti cereyan edinceye kadar da bu dengesizliğin Allah’ın hikmetinin gereği olduğunu kabul etmek ise niyetini doğru ifade ederse bununla günaha girmez insan. Öte yandan devlet ve toplum düzenleri içerisinde hukukun ve adaletin işlemediğini, insanların zalimleştiğini söylüyorsa zaten bu haklı bir serzeniş olur. Fakat böyle bir niyetle yola çıkan da hakkın ve adaletin hakimiyetinin önemini anlatarak ve bu konuda toplumsal bilinçlenmeye hizmet ederek doğru adım atmış olur. Muhammed Bozdağ